Tekirdağ Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı ve CHP İstanbul 2. Bölge Milletvekili Adayı Aydın Ersoy, Namık Kemal Üniversitesi Tarla Bitkileri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Rektör Adayı Prof. Dr. Burhan Arslan’ı ziyaret etti.

“İKİ ADAYIN BULUŞMASI”

CHP İstanbul 2. Bölge’den Milletvekili Adayı olan Aydın Ersoy, Arslan’ın da Rektör Adayı olmasına değinerek “İki Adayın Buluşması” şeklinde değerlendirdiği ziyarette adaylığı konusunda Arslan’a destek sözü verdi. Ersoy, “Eğitimin siyaseti olmaz. Okullarda siyaset öğretilmeli ama siyaset yapılmamalı. Sizin gibi isimlerin hak ettiği yerlere gelebilmeleri gerekir. Sizleri hak ettiğiniz yere yükseltemezsek bizler yerlerde sürünürüz. Bir sonraki ziyaretimizde sizi Rektör koltuğunda görmek, en büyük arzumuzdur,” diye konuştu.

Tekirdağ’a değer katan herkesi hem bir siyasetçi hem bir Sivil Toplum Temsilcisi hem de bir vatandaş olarak takdir etmeyi görev bildiğini belirten Ersoy, “Bu şehre katkı veren herkesin takdir ve teşvik edilmeye, yaptıklarının halk nezdinde karşılığı olduğunu bilmeye hakkı var. Siz de bu şehre eğitimci kişiliğinizle ve aydın yönünüzle çok değer katıyorsunuz. Biz her zaman yanınızdayız. Başarılı kariyerinizin rektörlük döneminizde de devam edeceğinden kuşkum yok,” ifadelerini kullandı.

“BEN DE BALKAN TÜRKÜYÜM”

Kendisinin de kökenlerinin Balkanlar’a dayandığını belirten Prof. Dr. Burhan Arslan, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Ersoy’a teşekkür etti. Arslan, “Ben de bir Balkan Türkü olarak Sayın Ersoy’un ziyaretinden dolayı son derece mutlu oldum. En kısa zamanda da derneğe üye olacağım,” dedi.

Süreçlerin her iki aday için de hayırlı olması dileklerini ileten Arslan, çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Arslan, “Bizim amacımız hizmet etmek. Bu bir hizmet yarışıdır. Hak edenin bayrağı devralarak sürdüreceği bir bayrak yarışıdır. Bu yarışta biz de varız. Amacımız daha iyi eğitim ve hizmet veren bir üniversite noktasına gelebilmektir. Bu dönem, üniversitemiz için bir kırılma noktası olacaktır. Rektörlük sadece bürokratlık değildir. Aynı anda hem eğitimci hem yönetici hem de şehrin ihtiyaçları doğrultusunda hareket eden bir aydın olmak zorundasınız. Biz göreve gelirsek, her kesimle, öğrencilerimizle, öğretim üyelerimizle, üniversite dışındaki kamu kurumları ve özel teşebbüslerle ve tabi ki Tekirdağ’da yaşayan vatandaşlarımızla olan iletişimi olabilecek en yüksek seviyeye çıkartacağız. Benim kriterim şu: Ben kendi çocuğumun bu üniversitede okumasını ister miyim? Cevap evetse, biz kendimizi başarılı sayacağız. Şu anda maalesef çocuğu burada okuyan hiçbir öğretim üyemiz yok. Adaylık sürecimde de, göreve gelirsem rektörlüğüm döneminde de farklı bir profil çizmek istiyorum. Süreç üniversitemiz, şehrimiz ve ülkemiz adına hayırlı olsun,” açıklamasında bulundu.